Sarajevo- Saraybosna
Miljacka Nehri |
Öncelikle Saraybosna’da ne yapılır ve niçin gidilir? Eğer
tarihe ilgi duyuyorsanız, doğayı seviyorsanız ve bir gezgin zihniyetine
sahipseniz mutlaka görülmesi gereken bir yer.
Bosna Hersek’in diğer şehri Mostar’a ise bir gün yeterli olur
ve günübirlik gezilebilir ama biz akşamını da görmek istedik ve bir gece de Mostarda
kaldık. Kalan üç günümüzü de Saraybosna’da geçirdik.
Nereleri Göreyim, Ne yapayım
Gezilecek yerlerin hemen hemen büyük kısmı birbirine yakın.
Latin Köprüsü, 1.dünya savaşının başladığı yer
olarak tarihe geçer.
Saraybosna müzesi [1]
Latin köprüsünün hemen orda olup Sırp milliyetçisi suikastçı Gavrilo Princip ve
imparatorluk hakkında bilgiler öğrenilebilir.
Gallery 11/07/95,
Srebrenitsa da yapılan Müslüman katliamına dair bir kısa film,
fotoğraflar, bilgisayar gösterimi görebilirisiniz. Duygusal olarak insanı çok
etkileyen ve öfkelendiren bir galeri mutlaka gezilmeli. Hemen Saraybosna
katedralinin yanında.[2]
Tünel, Saraybosnalıları savaş sırasında
hayata bağlayan 800 metrelik tünel. Genişliği 1 m yüksekliği 1,5 metre. Bu
tünelden her türlü erzak, mühimmat ve insan geçiş yapmıştır. Şimdi sadece 25
metrelik kısmı ve fotoğraflardan belgelerden oluşan müze kısmı geziliyor.
Ulaşım ise biraz sıkıntılı. Merkezden 1 numaralı tramvaya binip Ilıca da inip
32 numaralı Butmir otobüsü ile ulaşabiliyorsunuz. Taksiciler ile iyi bir
pazarlık yapılırsa 25-30 km ye gidilebilir.
Başçarşı, Saraybosna’nın Türkiye ye en çok
benzeyen bölgesi. Safranbolu ve Old Town olarak düşünebilir. Şehrin merkezidir.
Saraybosna kütüphanesi, yenileme çalışmaları devam ediyordu.
Dışarıdan dikkat çeken bir mimariye sahip. Hemen nehrin kenarında yer alıyor.
Ferhadiye Caddesi |
Saraybosna Katedrali Katedrala Srca Isusova Boşnak dilinde. Neo-gotik tarzdaki bu
bina buluşma noktası gibi. Ferhadiye Caddesi üzerinde yer alıyor.
Mezarlıklar, şehrin tepelerinde bembeyaz göze
çarpıcı.
Gazi Hüsrev Bey Camii Hünkâr Camii, Ali paşa camii... Park
Prinçevadan gözümüzün gördüğü camileri saydığımızda 18 19 gibi rakam bulduk.
SV. Ante Padovanskog
katolik kilisesi ve hemen yanındaki sarajevo bira fabrikası
Sırp Ortodoks katedrali ve meydanda satranç oynayan
genellikle yaşlı insanlar.
Milyatska nehri ve kenarında yürüyüş.
Nerede Kalalım
Hosteller gayet rahat, ekonomik ve gezgin insanlarla tanışmak
için birebir yerler. Aynı zamanda hosteldeki görevli arkadaşlar şehir
tanıtımında turist infolardan daha da faydalı olabiliyor. Biz Vagabond ve
Travellers Home Hostellerinde kaldık. Travellers home Hostelinden daha memnun
kaldık ve daha hesaplı.
Ne Yiyelim
Cevapçiçi : Bizdeki İnegöl köftesine benziyor ama daha hafif
ve çok lezzetli. Bir oturuşta 30 tane yiyebilirim şeklinde bir düşünceye
kapılıyorum. Yanında salata ve soğan, hardal sosu da servis ediliyor.
Başçarşıdaki
birçok restoranda tadabilirsiniz. Biz Galatasaray restoranda yedik. Tadı hala
damağımda. 2 kişilik cevapçiçi, salata, ayran toplamda 22 km.
Dveri restoran başçarşıda bir ara sokakta küçük bir işletme.
Turistik olduğundan fiyatlarda biraz pahalı. Biz, Dveri steak ve peynir
tabağını denedik yanında da iki saraybosna birası toplamda 55 km ödedik. Dveri
steak ağır bir yemek olmakla beraber gayet lezzetli. Yanında gelen pidede sıcak
sıcak çok güzel tüketiliyor.[3]
Park Prinçeva, yüksek bir tepede yer alıyor ve tüm Saraybosna
manzarasını bir yemek veya içecek ile izleyebilirisiniz. Türkiye’deki gibi
mutlaka tüketim yapmanız gerekmiyor da bu güzel manzarayı izlerken. Biz begova (bey) çorbası ki şiddetle
tavsiye ederim yanında pomfrit dedikleri patates kızartması ve bira ile anın
tadını çıkardık. [4]
Sac Buregdzinica, muhteşem börekler yapıyor. Ülkemizdekini
aksine börekler fırında değil odun ateşinde pişiyor ve incecik. Bu yüzden
hamuru şişmiyor ve daha lezzetli oluyor. Üstelik porsiyonlarda büyük ve
fiyatlarda ucuz. Yalnız çay ve ayran yok. Boşnaklar böreğin üstüne yoğurt
dökerek yiyorlar bize kadın yoğurdun yanında bir de su getirince biz de ayran
yaptık. Kıymalı ve ıspanaklısı daha bir lezzetli gibi geldi bana.
Pekara, tatlı tuzlu poğaça kurabiyenin alınabileceği bir yer.
İnat Kuca Restoran, biz gitmedik ama tarihini okuduk gayet
ilgi çekici. Hemen nehrin kenarında kütüphanenin karşısında.
Pingvin, akşam dışarı çıkanların fast food ihtiyacını gideren
küçük bir yer. Tamamen bir ekmeğin arasına tavuk, salata ve köri sosu koyularak
servis ediliyor. 3 km
Ulaşım
Şehir içinde tramvay ve otobüs var. Biz daha çok tramvayı
kullandık. 1,60 km. Taksi ise mutlaka ücreti önceden konuşarak kullanmakta
fayda var. Yakın mesafeler 4 5 km tutuyor havaalanından şehir merkezine ulaşım
ise 25-30 km tutuyor.
Para-Ekonomi
1€ =1,95 Bosna Markı. Genelde her yerde Km olarak gözükür
fiyat listelerinde. Parayı bankalarda, Exchange Officeler de bozdurmakta fayda
var. Restoranlarda, Otobüs gişelerinde ve hostellerde işlerine geldikleri
kurdan parayı bozdurmak hoş olmuyor. Örneğin otobüs bileti almak için Mostardan
gişeye girdiğimizde kuru 1,90 dan bozunca gişedeki kadın, kendisiyle bir
anlaşmazlık yaşadık. Bosna parası görüldüğü gibi TL den daha değerli. Bir bira
markette 1,2 km barda 4 km.
Gece Hayatı
Savaşın yarattığı izlenimleri silmek için ya da hayata bakış
açıları değişen daha kötü ne olabilir ki diye düşünen insanlar eğlenmeyi
seviyor. Gece hayatı da gayet hareketli insanlar özellikle gençler sokaklarda
ve barlarda eğleniyorlar. Cinemas Club Sloga, Hacienda belli gece kulüpleri. Ben
gittiğim de Sloga’da AC/DC tribute grubu vardı.
Cheers, City Lounge, Zelenith Beretki caddesi ve üzerindeki
barlarda gece boyunca takılabilirsiniz.
Zlatna Ribica, antika eşyalarıyla yarattığı özgün ambiyansı
çaldığı güzel müzikleriyle süsleyen bir eşsiz mekân.
Bir paragraf da Bosna kızlarına açmak gerekir ki Slav
ırkından geldiklerinden ötürü uzun boyları ve fit yapılarıyla dikkat çekici
güzellikteler..
MOSTAR
Mostar Köprüsü |
Mostar’da gezilecek yerler ise birbirine çok yakın. Mutlaka
tarihini okuyun, eski şehirde gezinirken hediyelik eşya satan yerlerde kitaplar,
magnetler, videolar ile bilgilenebilirsiniz. En önemli yapı Stari Most. Mostar
kelimesinin anlamı köprüdeki bekçi. Köprünün nasıl yıkıldığını anlatan videoyu
izleyebilirsiniz. Bir gelenek olarak devam eden köprüden atlamak her yaz
oyunlar şeklinde devam ederken günlük olarak da turistik bir aktive olarak
yapılıyor. 30€ karşılığında dalışçılar köprüden atlıyorlar.
Köprünün bir tarafı Hırvat bir tarafı Bosna. Tüm gün köprünün
üstünde, eski şehirde dolaşarak kafelerde oturarak hoş vakit geçirebilirsiniz.
Yanı sıra Boşnak tarafındaki Koska Mehmed Paşa Camii de
ziyaret edilmeli.
Genelde insanlar Mostar’ı günübirlik ziyaret ederler ve bu
güzel köprünün, şehrin gece sunduğu görüntüleri kaçırırlar. Biz kalmayı tercih
ettik. Kalacak yer konusunda ise tercihimiz Hostel Miran[5]
oldu. Kendisi sıcakkanlı bir arkadaş ve Mostar’da savaşı her anıyla yaşamış, bize
bir belgesel ve kendi akrabasının çektiği videokaseti izletirken anlattıkları
çok üzücüydü. Çocukluğundan beri savaşta dört bomba isabet eden evlerinde
yaşıyor ve biz de orada kaldık.
Mostar’da gece hayatını çok gözlemleme fırsatım olmadı,
tercihimizi köprünün üstünde yürüyerek ve izleyerek geçirdik.
Blagay Tekkesi |
Yemek içinse Hırvat tarafındaki Sadrvan [6]
ve Hindin han seçenekler biz Sadrvan da yedik. Porsiyonlar gayet büyük ve yemek
de bir o kadar lezzetli.
Ne hissetim?
Klasik tatil anlayışı mantığındaysanız rotanızı başka bir
yere çevirin. Tarih, doğa, kültür görmek istiyorsanız koşa koşa gidin. Mezarlıklarda
gezinirken, Mostar köprüsünün üzerinde yürürken ve videoları izlerken, Miran’ın
anılarını dinlerken, savaşın acı izlerini hala yaşayan insanları izlerken, kurşun
delikli binalara bakarken, Srebrenitsa müzesini gezerken, camileri dolaşırken hüzünlendik,
öfkelendik, acı duyduk.
Saraybosna ve Mostar’da yaşayan insanlar savaşı geride
bırakıp anın ve günün tadını çıkarmaya hayattan zevk almaya çalışıyorlar.
Savaşı unutmadıklarını ama düşmanlıklarını geride bıraktıklarını, kurşun
delikli binaların orada bir hatırlatma aracı olduklarını, bazıları asla Hırvat
ve Sırpları affetmeyeceklerini, Avrupa’nın orta yerinden yapılan soykırımın,
yokluğun, fakirliğin unutulmaması gerektiğini vurguluyorlar.
Parkta satranç oynayan amcalar |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder